
CUMHURİYETÇİLİK
Egemenliğin kaynağını ulusta bulan anlayıştır; saltanat kavramının yıkılması ve milli iradeye dayalı devlet düzeninin gerçekleştirilmesidir.
Kuvvet birdir; oda milletindir.
MİLLİYETÇİLİK
Milliyetçilik, ırk, köken, din, mezhep, bölgecilik, kavimcilik anlayışlarının, ulusal düzeyde aşılmasıdır. Türkiye hiçbir zaman ırk, kan ve kafatası esasına göre yönetilen bir devlet olmamıştır, olmayacaktır.
Büyük devletler kuran atalarımız, büyük ve şümullü (kapsamlı) medeniyetlere de sahip olmuştur. Bunu aramak, tetkik etmek, Türkiye’ye ve cihana bildirmek bizler için bir borçtur. Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.
HALKÇILIK
Halkçılık, siyasal meşruiyetin temelinin halkın iradesi olduğunu kabul etmektir. Bazı sınıf ve zümrelerin ekonomik ve siyasal imtiyazlarının kaldırılmasıdır, sahipsizlerin sahibi olmaktır, çözümleri halk için, halkla beraber bulmaktır.
Millete efendilik yoktur. Millete hizmet etmek vardır.
DEVLETÇİLİK
Yurttaş, devlet için değil; devlet, yurttaş için, anlayışının yaşama geçirilmesidir. Devletin tüm ekonomik, sosyal ve siyasal hedeflerinin odağında insanın olmasıdır. Özel yararlarla toplumsal yararlar arasındaki dengenin sağlıklı oluşması için getirilmiş bir güvencedir.Yurttaş, devlet için değil; devlet, yurttaş için, anlayışının yaşama geçirilmesidir. Devletin tüm ekonomik, sosyal ve siyasal hedeflerinin odağında insanın olmasıdır. Özel yararlarla toplumsal yararlar arasındaki dengenin sağlıklı oluşması için getirilmiş bir güvencedir.
Kesin zaruret olmadıkça, piyasalara karışılmaz, bununla beraber, hiçbir piyasa başıboş değildir.
LAİKLİK
Laiklik, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı tutulmasıdır. İnanç ve vicdan özgürlüğünün omurgası, toplumdaki farklı inançların barış içinde birlikte yaşamalarının ön koşulu ve güvencesidir. Cumhuriyetin ve demokrasinin, ulusal bütünlüğün ve iç barışın temel değeridir.
Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyoruz.
İNKILAPÇILIK
Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyeti kurarak başlattığı çağdaş medeniyeti hedefleyen kökten değişim sürecinin devam ettirilmesidir, çağı paylaşmadır, geleceğe atılımdır.
Yurdumuzu dünyanın en bayındır ve en uygar ülkeleri düzeyine çıkaracağız, milletimizi en geniş refah araç ve kaynaklarına sahip kılacağız. Milli kültürümüzü çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkaracağız.

